İTD 1. Sayı – NEDEN YENİ BİR İKTİSAT DERGİSİ


Az okuyan, bundan dolayı da yayın sayısının da düşük olduğu bir ülkede neden bir dergi çıkarıyoruz? Üstelik içinde borsada nasıl kazanç elde edileceği anlatılmadığı, iktidara ya da muhalefete, holdinglere hatta bir sivil toplum örgütüne dayanmadan bir dergi çıkarma cesaretini nereden buluyoruz? Belki de içinizden bu ülkede hala şövalyeler varmış diyorsunuz. Haklısınız, bu dergiyi çıkarmaya karar verenler şövalye ruhunu içlerinde taşıyorlar ve bu ruhu yaşama geçirme hırsı ve yürekliliğine sahipler. Derginin kimliği ne olmalı diye kendi aramızda tartışırken, hepimizdeki ortak dilek, gerektiğinde yerleşik iktisat teorisine kuşkuyla bakılan bir dergi olması gerekliliği oldu. Bu şekilde kimliğimizin ilk özelliği de belirginleşti. İkinci kuralı olarak, ince eleyip sık dokuyan
bir titizlik, eleştirel bakış, iddiaları veri ve gözlemle desteklemek gibi akademik kaygıları hep önde tutalım; ancak akademik yazıların kuruluğu ve zor anlaşılırlığı bu dergide olmasın dedik. Bunun üzerinde de çok durduk. Çünkü iktisat lisans eğitimi almış olanların bile bir iktisadi gelişmeyi analiz ederken ancak birkaç cümle kurabildikleri bir ortamda yazıları teknik jargona boğup okuyucuları yabancılaştırmayalım istiyoruz. İktisat ve Toplum dergisinde tutturmaya çalıştığımız çok teknik olmayan, samimi üslup ile bu sorunun aşıldığı konusunda bizimle aynı görüşte olacağınızı umuyoruz. Dergiyi çıkarırken bir başka ilkemiz de, disiplinler-arası bakış açılarını özendiren bir
tutum izlemek oldu. Böylece, değişik sorunlara sadece baskın neoklasik teorinin kimi zaman çok dar açılı olabilen çerçevesinden bakma gereğinden kurtulabileceğimizi düşündük. Gerçekten de bu dar bakış açısının yaşadığımız kimi olayları, krizleri analiz etmemizi güçleştirdiği, hatta bazen çözüm üretmemizi geciktirip, engellediği kanısındayız. İktisada merak duyan herkesin, ayda bir defa yayınlayacağımız, bazı yazarlarımızın köşe sahibi olarak sürekli yazacağı dergimize okuyarak ve abone olarak destek vermesini bekliyoruz. Çünkü İKTİSAT ve TOPLUM DERGİSİ ancak bu şekilde yaşayabilir. Bu ilkeler ve dilekler çerçevesinde siz değerli dostlarımızdan gelecek her türlü katkıya açığız. Sizlerle birlikte büyüyecek olan dergimizin, iktisat alanına olduğa kadar bilim
ve kültür hayatımıza da önemli bir ışık tutacağı kanaatindeyiz. Yayımlanma sürecinde derginin danışma ve yayın kurulunda yer alan akademisyenler, en az Efil Yayınevi’ndeki ekibimiz ve benim kadar heyecan duydular, katkı verdiler. Yani dergimiz keyifli bir heyecan ve şevkle üretilmiş bir ortak ürün olarak ortaya çıktı. Bu keyfin okuyucularımızla da paylaşmak en büyük dileğimiz.
İkinci sayıda görüşmek dileğiyle.

Bir cevap yazın